Bayram Niyetiyle Burgazada Gezisi II

Aradan geçen 1 buçuk aydan sonra (2 diyemedi!)  geldim ben yine. Ama mazeretim var! Bilgisayarım bozuk. Doğru düzgün yazı da yazamıyorum , fotoğraf da atamıyorum. İş, okul, sınavlar... Hepsi yoğun; ama yine de her şey güzel . Yorgun olsam da fırsatımı bulmuşken yazayım dedim :) Neyse bir  zamanlar size burada ne yesek diye yazının devamını yazacağım demiştim. Başlayayım o zaman.

Kuzişle bir güzel yürüdük, fotoğraflar çektik, sohbet/muhabbet ettik; ama erken gittiğimiz için öğle yemeği zamanı gelmemişti. Biz de dedik oturalım da bir çay içelim.  Sonra duvarlarında güzel çizimler ve sözler yer alan, manzarası bol , aile sıcaklığı olan Cennet Bahçesi'ne oturuverdik. Tabi kuziş deneyimli olduğu için onun yönlendirmesiyle oluyor bunlar hep. Bizim gittiğimizde orası bile yeni açılıyordu tabi. Sıcak bir günaydın ve hal hatır sormayla oturduk masamıza. Taze çaylarımızı da söyledik. Oradakilerle muhabbet başını aldı yürüdü.


Böyle de güzel bir manzarası var. Kalpazankaya'ya çıkarken hemen sağ tarafta büyük bir alan. Arkada çalan hem sakinleştirici hem de insanın içini kıpır kıpır eden güzel müzikleri , e bir de hoş sohbetleri işin içine girince orada oturması ayrı bir keyif vericiydi. Fiyatlar zaten ilk fotoğrafta yer alıyor. Öyle çok uçuk da değiller.

 Duvarlarını kaplayan sözler ve çizimler müziklerle birleştiğinde her şey tamamlanıyor. Gayet temiz ve ferah bir alan. Kesinlikle tavsiye edilir.

Müzik hissedebiliyorsan gerçektir.

Müzik aşk gibidir. İçinde her duyguyu yaşarsın.

Sonra biz yine girmediğimiz yollara girdik 2-3 tur daha attık, yine fotoğrafları çektik tabi acıktık iyice. Yorulduk da. O zaman istikamet belli Kalpazankaya Restaurant!

 Burgazada'nın en ucunda, masaların çook önceden rezerve edildiği ve %99'unun rezerve olduğu bu mekan tabi ki adanın gözdesi. İnsanlar genelde yürümeyi değil de faytonla gelmeyi tercih ediyorlar. ( Sıcakta hayvanlar da bunalıyor tabi. Bazen gitmeyebiliyorlar. Siz yürüyün zaten. Bol bol oksijen, manzara, keyif, güler yüzlü selam veren insanlar...) Bizim de çoğu kişi gibi rezervasyonumuz yoktu. Ancak rezerve olan yerlerin saatine kadar kalkacaksanız size yer temin ediyorlar.

  Mekan tamamen denize bakıyor ve yukarıda olduğu için müthiş iç açıcı bir manzaraya  sahip. Fiyatlar da buna göre değişiyor tabi. Ama bir balık restaurantına göre çok da uçuk fiyatları yok.

 Deniz ürünleri taze ve lezzetli. Balıkları çok severim. Ama tereyağında karidesin yeri hep başka olmuştur. Bir de kalamar tava alalım dedik. Eee kızarmış ekmek de gelince gözlerde kalpler oluştu tabi.
 Her şey güzel bir rüya gibiydi de denilebilir. Ayrıca çalışanları oldukça güler yüzlü. Sürekli kalabalık olduğu için oldukça da hızlılar tabi. Havalar ısınmaya başladığında sezonu açıyorlarmış.

                                                                                             
Yani demem o ki siz de havalar ısınınca bir gidin görün. İstanbul'a bu kadar yakın olup bu kadar güzel kalabilen bir yer bulmak kolay değil. Her yeri huzur, mutluluk dolu. Hatta gittiğimizde çoğu yer kapalıydı, çok gezemedik. Ama buna rağmen büyülemeye yetti bunu da not düşeyim. Ben tekrar gideceğim mutlaka, bekleriz. Karmaşadan bir süre uzak kalmak, kendinizi dinlemek ve dinlenmek için kesinlikle doğru seçim olacaktır. :)

Bu güzel yeri sayesinde tanıdığım kuzişim Ayten Eryılmaz'a sonsuz teşekkürler :)